Karabuğday, kuzukulağıgiller familyasına ait olan tek yıllık bir bitki çeşidini oluşturuyor. İsminde “buğday” olmasına karşılık buğdaygiller familyasından olmayan bu bitki, kinoa ve amarant gibi besinlerle birlikte “pseudocereal” (sözde tahıllar) grubuna giriyor.
Nohut ve bulgurun birleşimine benzer aromatik bir tada sahip olan karabuğday, tariflerin içinde hemen ayırt edilebiliyor. Karabuğdayın “yaygın karabuğday” ve “Tatar karabuğdayı” olarak iki türü bulunuyor. Yaygın karabuğday adından da anlaşılacağı üzere en çok tüketilen çeşidi oluştururken, Tatar karabuğdayı ise bu bitkinin besin değeri en yüksek olan türü olma özelliğini taşıyor.
100 gram çiğ karabuğday 13.3 gram protein, 71.5 gram karbonhidrat, 10 gram lif ve 3.4 gram yağ barındırıyor. Bu bitki aynı zamanda önemli miktarda magnezyum, manganez, bakır, demir ve fosfor da içeriyor. Bu yönüyle mineral tüketimi açısından da ideal bir kaynak olma özelliği taşıyor.
Karabuğday, zengin protein içeriği ile vegan ve vejetaryen beslenenler için en önemli bitkisel protein kaynaklarından birini oluşturuyor. Öyle ki karabuğday proteinlerinin biyolojik değeri yüzde 90’ın üstünde bulunuyor. Bu oran, anne sütü ve yumurta proteinlerinin sahip olduğu yüzde 100 değere çok yakın bir oranı ifade ediyor.